🌴KİM KENDİSİ İÇİN CENNETTE HURMA AĞACI DİKİLSİN İSTİYORSA AŞAĞIDA Kİ ZİKRİ BU GÜNLERDE ÇOĞALTSIN 🌴
سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ
Subhanallahi wa bihamdih 🌴
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
Kim 'سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ'
(Subhanallahi ve bihamdihi) derse, onun için cennette bir hurma ağacı dikilir."
(Tirmizi, Daavat 58)
Bu söz, günde 100 defa söylenirse kişinin günahları deniz köpüğü kadar çok olsa bile affedilir.
(Buhari, Müslim)
سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ
Subhanallahi wa bihamdih 🌴
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
Kim 'سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ'
(Subhanallahi ve bihamdihi) derse, onun için cennette bir hurma ağacı dikilir."
(Tirmizi, Daavat 58)
Bu söz, günde 100 defa söylenirse kişinin günahları deniz köpüğü kadar çok olsa bile affedilir.
(Buhari, Müslim)
Kim geceleyin Duhân sûresini okursa sabaha kadar yetmiş bin melek kendisi için istiğfarda bulunur”;
“Kim cuma gecesi Duhân sûresini okursa günahları bağışlanır.
(Tirmizî, “Fezailul-Ḳur’ân”, 8)
“Kim cuma gecesi Duhân sûresini okursa günahları bağışlanır.
(Tirmizî, “Fezailul-Ḳur’ân”, 8)
"İhmal edilen her şey ölür.
Ertelenen şey erteledikçe daha da uzaklaşır. Söylenmek istenip de söylenmeyen sözler kalpte yük kalır. Yürünmeyen yol birikir. Her şey yerinde ve zamanında güzeldir."
" الحكمة: فعل ما ينبغي على الوجه الذي ينبغي، في الوقت الذي ينبغي."
"Hikmet: yapılması gerekeni yapılması gerektiği şekliyle, yapılması gereken vakitte yapmaktır."
رحمه الله Ibnu'l Kayyim |
Ertelenen şey erteledikçe daha da uzaklaşır. Söylenmek istenip de söylenmeyen sözler kalpte yük kalır. Yürünmeyen yol birikir. Her şey yerinde ve zamanında güzeldir."
" الحكمة: فعل ما ينبغي على الوجه الذي ينبغي، في الوقت الذي ينبغي."
"Hikmet: yapılması gerekeni yapılması gerektiği şekliyle, yapılması gereken vakitte yapmaktır."
رحمه الله Ibnu'l Kayyim |
"Arefe Günü'ne çok az bir zaman kaldı...
Sahabenin bu büyük günü bekleyerek dualarını önceden hazırladıklarını kendime ve sizlere hatırlatıyorum. Arefe günü gelecek yılki tüm dualarının kabul olacağına dair kesin bir inanç ve kanaat içindeydiler.
- Salihlerden biri şöyle dedi:
"Vallahi ben Arefe günü hiçbir dua etmedim ve bir yıl içinde onun yerine getirildiğini görmedim.
Tıpkı tan yerinin karanlığı dağıtması gibi."
Allah'ım, bizi Arefe gününe ulaştır. ve bize reddedilmeyecek bir dua nasip et!"
Sahabenin bu büyük günü bekleyerek dualarını önceden hazırladıklarını kendime ve sizlere hatırlatıyorum. Arefe günü gelecek yılki tüm dualarının kabul olacağına dair kesin bir inanç ve kanaat içindeydiler.
- Salihlerden biri şöyle dedi:
"Vallahi ben Arefe günü hiçbir dua etmedim ve bir yıl içinde onun yerine getirildiğini görmedim.
Tıpkı tan yerinin karanlığı dağıtması gibi."
Allah'ım, bizi Arefe gününe ulaştır. ve bize reddedilmeyecek bir dua nasip et!"
تلاوه علاء الخليدي
Allah için sevmenin hakikatı nedir, biliyormusun?"
Bu sevginin sevilen kişinin iyiliğinden dolayı artmaz, kötülüğünden dolayı da azalmaz"
Bu sevginin sevilen kişinin iyiliğinden dolayı artmaz, kötülüğünden dolayı da azalmaz"
"İnsana yakışan güzel davranışlardan biri de, insanların hatalarını görmezden gelmek ve onlara bunu fark etmediğini hissettirmektir.”
|Medâricu’s-Sâlikîn, 2/335|
|Medâricu’s-Sâlikîn, 2/335|
"كَانُوا يَقُولُونَ: مَنْ رَابَ إِلَى اللَّهِ مِنْهُ، لَمْ يَمُتْ حَتَّى يَبْتَلِيَهِ اللَّهُ بِهِ".
Hasan-ı Basri rahimehullah şöyle dedi:
"Sâlih selefler şöyle demişlerdir: "Kim din kardeşini, Allah'a tevbe ettiği bir günahla suçlarsa, Allah onu aynı günahla imtihan etmedikçe ölmez."
📚 İbnu Ebu'd-Dünya "Es-Samt" 289'da.
Hasan-ı Basri rahimehullah şöyle dedi:
"Sâlih selefler şöyle demişlerdir: "Kim din kardeşini, Allah'a tevbe ettiği bir günahla suçlarsa, Allah onu aynı günahla imtihan etmedikçe ölmez."
📚 İbnu Ebu'd-Dünya "Es-Samt" 289'da.
Arefe Günü ve Duanın Değeri
• Duanın kabul edildiği yer ve zamanlar çoktur. Ancak en çok kabul ümidi, secde anında, gecenin son üçte birinde, oruçlunun iftarında, anne-baba duasında, Arefe gününde, mazlumun ve sıkıntıdaki kişinin duasındadır.
• Güneş, Arefe gününden daha faziletli bir gün üzerine doğmaz; gece ise Kadir Gecesi’nden daha üstün değildir. Bu iki vakitte yapılan dua, en hayırlı ve en çok kabul edilen amellerdendir.
• Cennet Arefe’de en yakın, cehennem ise en uzaktır. Bu günde kendine kurtuluş vesilesi bir amel bulamayan, gerçek mahrumdur.
Rasûlullah ﷺ buyurdu:
“Allah’ın cehennemden en çok kul azat ettiği gün, Arefe günüdür.”
• Arefe’nin en üstün amelleri: vakfeden sonra oruç tutmak, zikirle meşgul olmak ve çokça dua etmektir. Belirli bir dua sabit değildir; kişi, dünya ve ahiret hayrını kapsayan dualarını kendisi seçmelidir.
• Duanın kabul edildiği yer ve zamanlar çoktur. Ancak en çok kabul ümidi, secde anında, gecenin son üçte birinde, oruçlunun iftarında, anne-baba duasında, Arefe gününde, mazlumun ve sıkıntıdaki kişinin duasındadır.
• Güneş, Arefe gününden daha faziletli bir gün üzerine doğmaz; gece ise Kadir Gecesi’nden daha üstün değildir. Bu iki vakitte yapılan dua, en hayırlı ve en çok kabul edilen amellerdendir.
• Cennet Arefe’de en yakın, cehennem ise en uzaktır. Bu günde kendine kurtuluş vesilesi bir amel bulamayan, gerçek mahrumdur.
Rasûlullah ﷺ buyurdu:
“Allah’ın cehennemden en çok kul azat ettiği gün, Arefe günüdür.”
• Arefe’nin en üstün amelleri: vakfeden sonra oruç tutmak, zikirle meşgul olmak ve çokça dua etmektir. Belirli bir dua sabit değildir; kişi, dünya ve ahiret hayrını kapsayan dualarını kendisi seçmelidir.
اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْأَلُكَ الْجَنَّةَ وَأَسْتَجِيرُ بِكَ مِنَ النَّارِ
-
"Allah'ım! Senden cennet isterim, beni cehennemden korumanı isterim."
(Tirmizi, 4/700; Ibn Mâce, 2/1453; Nesâi, Bkz. Sahihu Tirmizi, 2/319; Sahihu Nesãi, 3/1121. Lafzi söyledir:
"Kim Allah' tan üç kez cenneti isterse, cennet şöyle der: 'Allahım! Onu cennete sok. "Kim üç kez cehennemden korunmayi dilerse cehennem, 'Allah'im! Onu cehennemden koru' der.")
-
"Allah'ım! Senden cennet isterim, beni cehennemden korumanı isterim."
(Tirmizi, 4/700; Ibn Mâce, 2/1453; Nesâi, Bkz. Sahihu Tirmizi, 2/319; Sahihu Nesãi, 3/1121. Lafzi söyledir:
"Kim Allah' tan üç kez cenneti isterse, cennet şöyle der: 'Allahım! Onu cennete sok. "Kim üç kez cehennemden korunmayi dilerse cehennem, 'Allah'im! Onu cehennemden koru' der.")
Kurtubi şöyle demistir: "Rivâyet edildiğine göre mümin kulun ölümü yaklaşınca dört melek iner. Bir melek o kulun canini sag ayagindan, bir melek sol ayagindan, bir melek sag elinden, bir melek de sol elinden çeker. Melekler el ve ayak parmak uçlarndan cani çekerken, kulun cani çıkarken yavas yavas damlayan su gibi bedenden çikar.
Kafir birinin cani ise islatilmis yünden geçen demir çubuk gibi bedenden çikar. Ey gafil kisi! Kendini bir düsün... Ölümün sıkıntılı anlar basina gelmis... Inleme ve problemlerle basbaşasın ... Niceleri 'Falanca malini vasiyet etti, bütün malini tek tek siraladi demisti... Niceleri 'Filancanin dili tutuldu,komsularini bile taniyamadi, kardeşleri ile konusamadi.. demisti... Simdi âdeta bu haldeyken sana bakiyorum... Konuşulanları işitiyor, ama sana söylenenlere cevap veremiyorsun... iste biricik kizin... Yani baginda bir esir gibi yakiniyor, agliyor ve Allah'a yalvanyor... 'Canim babacigim!' diyor...'Bizi kime birakiyorsun? Ihtiyaçlarmizi kim görecek?' diye soruyor.... Ama sen...
Duyuyorsun onu, lakin cevap bile veremiyorsun...
Ömer Ka'bu'l-ahbâr'a 'Ey Ka'b! Bize ölúmú anlat.' demis. Ka'b da sunlari söylemistir: Basüstüne müminlerin emiri. Ölüm, dikeni çok olan bir daldir. Bu dal müminin içine sokulur. Her bir diken bir damani yakalar ve seker. Onun gekilecekleri gekilir, birakilacaklan biraklir...
iste ölümün Allah dostlan ve O'nun sevgili kullar için sıkıntılar böyle...
Ya bizim halimiz ?! Isyana dalmis bizlerin başına neler gelir acaba....
Kafir birinin cani ise islatilmis yünden geçen demir çubuk gibi bedenden çikar. Ey gafil kisi! Kendini bir düsün... Ölümün sıkıntılı anlar basina gelmis... Inleme ve problemlerle basbaşasın ... Niceleri 'Falanca malini vasiyet etti, bütün malini tek tek siraladi demisti... Niceleri 'Filancanin dili tutuldu,komsularini bile taniyamadi, kardeşleri ile konusamadi.. demisti... Simdi âdeta bu haldeyken sana bakiyorum... Konuşulanları işitiyor, ama sana söylenenlere cevap veremiyorsun... iste biricik kizin... Yani baginda bir esir gibi yakiniyor, agliyor ve Allah'a yalvanyor... 'Canim babacigim!' diyor...'Bizi kime birakiyorsun? Ihtiyaçlarmizi kim görecek?' diye soruyor.... Ama sen...
Duyuyorsun onu, lakin cevap bile veremiyorsun...
Ömer Ka'bu'l-ahbâr'a 'Ey Ka'b! Bize ölúmú anlat.' demis. Ka'b da sunlari söylemistir: Basüstüne müminlerin emiri. Ölüm, dikeni çok olan bir daldir. Bu dal müminin içine sokulur. Her bir diken bir damani yakalar ve seker. Onun gekilecekleri gekilir, birakilacaklan biraklir...
iste ölümün Allah dostlan ve O'nun sevgili kullar için sıkıntılar böyle...
Ya bizim halimiz ?! Isyana dalmis bizlerin başına neler gelir acaba....
İmam Şafii Rahimeullah
"Kalbini kötü düşüncelerle doldurup, bize de ümitsizlik aşılayarak ufkumuzu daraltan kimseye söyleyin:
Mutluluğun sırrı, hayatı yaratıp rızkı teslim eden Allâh'a karşı hüsnü zan da bulunmaktır...
"Kalbini kötü düşüncelerle doldurup, bize de ümitsizlik aşılayarak ufkumuzu daraltan kimseye söyleyin:
Mutluluğun sırrı, hayatı yaratıp rızkı teslim eden Allâh'a karşı hüsnü zan da bulunmaktır...