#تلاوة عطرة في أحد
مساجد مدينة #الموصل.


Harika bir kıraat
#Musul'

İmam Nevevî رحمه الله şöyle demiştir:

"Kur'an okumak ezkârların en önemlisidir ve düzenli olarak yapılmalıdır. Gece ve gündüzün olmaması gerekir ve ona birkaç ayet okuyarak ulaşılabilir."

● [كتبا الأذكذار للنطووي]

ما احسن قال إمام الشافعي

تَموتُ الأُسدُ في الغاباتِ جوعاً

وَلَحمُ الضَأنِ تَأكُلُهُ الكِلابُ

İmam Şafîî nede güzel söylemiş

Aslanlar ormanlarda açlıktan ölürken, köpekler koyun eti yer oldu…

Şehidlerin makamı, ulaşılabilecek en yüce makamlardan birisidir. Bu makama ancak Allahu Teâlâ'nın sevdiği kulları ulaşabilir. Mu'minlerin ulaşabileceği en yüksek makam şehidlik makamıdır.

-Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in şu hadisi bunun en açık örneğidir:

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem Cabir b. Abdullah radıyallahu anh ile karşılaştı. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem ona dedi ki:

"Ey Cabir! Allah yolunda ölen babanın haberini anlatayım mı?" Cabir radıyallahu anh: "Evet, ya Rasulallah!" dedi. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle dedi: "Allah hiç kimseyle vasıtasız kelam etmediği hâlde babanla vasıtasız kelam etti ve ona şöyle dedi:

"Ey kulum, istediğin şeyi dile!" Baban dedi ki: "Ey Rabbim! Dünyaya tekrar dönmemi ve tek- rar senin yolunda ölmeyi istiyorum. Tek arzum budur." Bunun üzerine Allah:

"Bu mümkün değildir. Çünkü ben daha önce, ölen kişinin tekrar dünyaya dönmeyeceğine dair hüküm verdim. Bundan başka bir şey iste!" buyurdu. Baban: "Ey Rabbim! O zaman dünyadaki kardeşlerimize, bizim ölü olmadığımızı, cennette sağ olup yiyip içtiğimizi ve cennetin nimetlerinden istifade ettiğimizi haber ver de o kardeşlerimiz de cihaddan ve Rasulullah'a yardım etmekten geri kalmasınlar." dedi. Bunun üzerine Allahu Teâlâ, Âli İmrân: 169- 171 ayetlerini indirdi.

(Ahmed -Müsned)

Şu hâlde Allahu Teâlâ'nın rahmet ve bağışlamasını ve bol nimetlerini uman mu'minler bu yüce şehidlik makamına ulaşabilmek için yarışmalıdırlar.

وكتبنا مع الشاهدين 🤲🏻🤍

"Suriye'de ölen çocuklardan,
Kan yerine petrol aksaydı,
Dünya anında müdahale ederdi."

...وَمَا يُدْر۪يكَ لَعَلَّ السَّاعَةَ قَر۪يبٌ

...Nereden bileceksin belki de kıyâmet yakındır. Şûrâ, 17

Soru: Cuma günü imam dua ederken elleri kaldırmanın hükmü nedir? Hangi namaz ve hangi vakit olursa olsun namazın son rekâtında rükudan sonra kunutta bulunmanın hükmü nedir?

Cevap: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Rabbiniz Hayy'dır, Kerim'dir. Kulu dua ederek kendisine elini kaldırdığı zaman ellerini boş çevirmekten istihya eder." (Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mace)

Bu hadis genel olarak duada elleri kaldırma ile ilgilidir. Ancak imamın Cuma günü hutbede dua ederken ellerini kaldırması sünnete aykırıdır.

İmam Müslim'in Sahih'inde Umârâ b. Ruveybe'den rivayet ettiğine göre Ruveybe, Bişr b. Mervan'ı minber üzerinde ellerini kaldırırken görmüş "Allah bu ellerin cezasını versin! Vallahi ben Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i gördüm. Ellerini şu kadarcıktan fazla kaldırmıyordu" demiş ve şehadet parmağı ile (ne kadar kaldırdığına) işaret etmiştir.

İmam Nevevî (rahimehullah) hadisin şerhinde şöyle demiştir: "Bu hadis, hutbede elleri kaldırmamanın sünnet olduğunu göstermektedir. Bu, İmam Malik'in ve bir çok alimin görüşüdür."

[Şerhu'n-Nevevî: 6/231.]

Şeyhu'l-İslam İbn Teymiyye (rahimehullah) dedi ki:

"Hutbede dua halinde iken imamın ellerini kaldırması mekruhtur. Çünkü Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) dua ederken sadece parmağıyla işaret ederdi."

[İhtiyâratu'l-İlmiyye: 48.]

Aynı şekilde cemaatin ellerini kaldırarak "amin" deyip imamın duasına iştirak etmeleri de mekruhtur. Bu konuda varid olan bir hadis ben bilmiyorum.

İbn Abidin şöyle der: "Eğer onlar bunu yaparlarsa sahih olan görüşe göre günah işlemiş olurlar."

[Haşiyetu İbni Abidin: 1/768.]

Bela ve felaket zamanlarında farz namazlarında kunut okumak meşrudur. Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh)'dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yatsı namazının son rekatında başını rükûdan kaldırıp "Semiallâhu limen hamideh" dedikten sonra "Allahım! Velid ibnu'l Velid'i kurtar. Allahım! Seleme ibnu'l-Hişâm'ı kurtar! Allahım! Zayıf ve âciz görülen tüm mü'minleri de kurtar! Allahım! Mudar (müşrikleri) üzerine baskını şiddetlendir. Allahım! İçinde bulundukları bu yılları onlara Yûsuf (Aleyhisselam)'ın kıtlık yıllarına benzet!" diye dua ederdi.

Enes b. Malik (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir: "Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Munzir b. Amr'ın başkanlığında kendilerine Kurrâ denilen (kırk yahut yetmiş kişilik) bir birliği Necd halkının isteği üzerine onlara dini öğretmek üzere göndermişti. Bunlar Maûne Kuyusu başında pusuya düşürülüp öldürüldüler. Ben Peygamber'in onların öldürülmelerine üzüldüğü kadar hiçbir şeye üzüldüğünü görmedim. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sabah namazında bir ay kunût yaptı da "Usayya kabilesi Allah'a ve Rasûlüne asî oldular!" diye dua ederdi."

İmam Nevevî "Burada (kunutta) elleri kaldırmak müstehaptır" demiştir.

Şerhu'n-Nevevî: 5/247.

Musibetlerin dışında diğer namazlar hariç, kunut duasının sadece sabah namazına tahsis edilmesi sünnete aykırıdır.

Ebu Malik Sa'd b. Tarık el-Eşcai dedi ki: "Babama "Ey babacığım! Sen Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in, Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Alinin (Radiyallahu Anhum) arkalarında namaz kıldın. Onlar sabah namazında kunut yapıyorlar mıydı?" diye sordum. Bana "Hayır evladım. Bu sonradan çıkarılmış bir bid'attir" dedi.

Sahihtir. Tirmizi, İbni Mace ve Ahmed b. Hanbel rivayet etmiştir

Said b. Cubeyr demiştir ki: "Ben İbn Abbas'ı "Sabah namazında kunut bidattir" derken işittim. Buna şahitlik ederim."

İşte bu görüş cumhur ulemanın görüşüdür. Allahu âlem

‏قيل للإمام أحمد بن حنبل رحمه الله:
في زمن الفتنة:

ألم تر كيف انتصر الباطل على الحق؟؟

فقال أحمد:
كلا، مادامت القلوب ثابتةً فالحق هو المنتصر.

(المدخل ٣٠٠/١)

İmam Ahmed'e fitne zamanında denildi ki:

" Görmüyor musun batıl, hakka nasıl da galebe çalmış?"

Ahmed dedi ki: " Hayır! Kalpler hak üzere sabit kaldığı sürece, hak ğalip olacaktır."