Telegram Web Link
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
🌟Şeyhulislâm İbn Teymiyye
el-Fetâvâ kitabında şöyle der:


Kul ancak îmânı zayıfladığından dolayı Rabb’ine isyân eder. Îmânı kuvvetlendikçe isyân da o kadar azalır. Îmân zayıfladıkça isyân da o kadar çoğalır. Çünkü kul kendisinden utandığı kişinin huzurunda isyânda bulunmaz. Ancak yalnız kaldığında Allah’a isyân eder. Bu onun gayba olan îmanının zayıf olduğunun delilidir. Çünkü o, Allah’ın onu görüp, işittiğini o an hatırlamış olsaydı isyân etmezdi. Tıpkı kendisinden utandığı kişinin huzurunda isyan etmediği gibi.
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
İbn Kayyim şöyle demiştir:🌟

Tevhid en saf, en temiz ve en arı şeydir. En küçük bir şey bile onu zedeler, kirletir ve etkiler. O, üzerine en ufak bir lekenin dahi iz bırakacağı beyaz bir elbise gibidir. Aynı şekilde, en küçük şeyin etkileyebileceği çok net bir ayna gibidir. Bu nedenle, bir anlık bir bakış, bir kelime ya da gizli bir arzu bile onu bulanıklaştırabilir. Eğer kişi hemen bu etkiyi zıddıyla ortadan kaldırmazsa, bu etki kalıcı hale gelir ve onu ortadan kaldırmak zorlaşır.
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
🌟İbnü'l-Kayyım şöyle diyor:

İç sıkıntısının en büyük nedenlerinden biri de Allah'tan yüz çevirmek, kalbi O'ndan başkasına bağlamak, O'nu zikretmeyip gafil olmak ve O'ndan başkasını sevmektir. Çünkü Allah'tan başka bir şeyi seven kimse, sevdiğiyle azaplandırılır ve kalbi de onun sevgisiyle zindana döner. Artık yeryüzünde ondan daha bedbaht, daha tasalı, daha çileli ve hayatı daha çekilmez olan kimse yoktur.

Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
Bilemezsin ne ile cennete girebileceğini. Bir damla gözyaşı mı, hoş bir söz mü, bir sadaka mı, güzel bir sabır mı? Bir ayet tilaveti mi? Allah için sevmek mi? Temiz bir kalp mi? Büyük işler peşinden koşturanlar ise hepsini bir arada yaparlar.

🌟İbn Kayyim📿
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
🤍 "Allah’ım!

Senden hayırları işlemeyi, münkerleri terk etmeyi, miskinlere karşı muhabbet duygusunu, beni bağlamanı, bana merhamet etmeni isterim.

Bir kavme fitne murad etmişsen, benim canımı fitneye düşmemiş olarak al.

Allahim! Senden; Senin sevgini, Seni sevenin sevgisini ve Senin sevgine yaklaştiran amelin sevgisini isterim."


(Ahmed bin Hanbel, 5/243; Tirmizi, 5/369; Hâkim, 1/521)
"Allah'ım!

Ahlakin, amellerin, heva ve heveslerin kötülüklerinden Sana sığınırım."

(Tirmizi, 5/575, ibn Hibban, Hakim, Taberani, Bkz: Sahih-
Tirmizi, 3/184)
Forwarded from •تذڪرة•
🧕"Allah'ım bana merhamet et. Kardeşlerime merhamet et Rahmetini, lütfunu, inayetini, tevfikini bize yakın eyle.

Hanemize ve ehlimize selamet, huzur Sen'den razı olma ve Sana sadık bir tevekkülle ibadet etmeyi nasip eyle."
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
اي جرح في فواد المجد
www.tg-me.com/nesid0
Ne dersin ey ümmet'im,bir gün görürmüyüm ...

Bize zaferden kahramanliklar yazacağın günü.?

Bu benim her an ümit ettiğim hayalimdir..

Seni Aziz görmek..

Ve Allah'da buna gücü yetendir..
Nikahı ilân edin, kız istemeyi ise gizli tutun.”

“Nikahı ilân edin, kız istemeyi ise gizli tutun” olarak aktarılan hadisi İmam Ahmed, Abdullah bin Zübeyir radiyallahu anhu’dan rivayet etmiştir.

Nikahın ilanı, evliliğe şahitlik ettirmektir. Bu manasıyla alimlerin cumhuruna göre vaciptir. Hatta şahidin bulunması nikahın geçerliliği için gerekli bir koşuldur. Zira Rasulullah صلى الله عليه وسلم şöyle buyurdu: “Veli ve adaletli iki şahit olmadan nikah olmaz”

[Beyhaki, İmran ve Aişe Radiyallahu anha’dan rivayet etmiştir.]

Şerh:
Bazı alimler, evlenecek erkek ile evlenmek istediği kızın arasını bozacak kıskançların olabileceğinden dolayı kız istemenin gizli tutulmasının mustehap olduğunu söylemişlerdir. 

Bu husus sadece kız istemeye özel değildir. Bilakis kıskançların önünde Allah’ın kendisine bahşettiği nimetleri göz önüne sermemesi gerekir.

Zira bu anlamı pekiştiren bir hadis bulunmaktadır.

Rasulullah صلى الله عليه وسلم şöyle buyurmuştur: “İşlerinizde gizlilikten yardım alınız, çünkü her nimet sahibi kıskanılır.”

[Tabarani]
Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu:

Ne kötü bir kuldur, zorbalık edip haddi aşan, fakat Cebbâr ve A'lâ olanı unutan! Ne kötü kuldur, kendini beğenip kibirlenen, ancak Kebîr ve Muteâl olanı unutan! Ne kötü kuldur, gaflete dalıp vaktini boş şeylerle geçiren, kabri ve çürümeyi unutan! Ne kötü kuldur, haddi aşıp inat eden ve hayatının başlangıcını ve sonunu unutan! Ne kötü kuldur, dini kullanarak dünyevi kazanç elde etmeye çalışan! Ne kötü kuldur, şüpheli şeylere dalarak dinini bozan! Ne kötü kuldur, ihtirasları kendisini yöneten! Ne kötü kuldur, hevâsı kendisini saptıran! Ne kötü kuldur, arzuları kendisine hâkim olan.

(Tirmizî, 2448)
Sahih-i Buhâri de Ebu Sa'id'den rivayet edildiğine göre, o şöyle anlatmiştir:

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

"Cenaze konulup adamlar onu sirtlandiklarında, (cenaze) eğer salih bir kişiyse illerletin beni! İlerletin beni!' der.
Eğer (cenaze) salih olmayan biriyse
Yazik ona! Nereye götürüyorsunuz?' der. Onun sesini insan haricinde her şey işitir. Şayet insan onu işitseydi, olduğu yere
yığılırdı.

Buharı
"Sahih-i Buhari" de Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğu sabittir.

"Allah tan cenneti istediginiz zaman, O'ndan Firdevs'i isteyin. Çünkü O, en yüksek ve en güzel olan cennettir. Rahman'in Arşi da onun üstündedir.


Bazi rivayetlerde şöyle varid olmuştur: Firdevs ehli, Arş’ın gıcırdamasını -ki bu Arş'ın tesbih ve tazimidir- işitirler. Bu da onların Arş'a yakın olduklarını gösterir.
Ebu Hureyre'den (ra) göre rivayet edilmiştir:

"Gerçekten ev, içinde Kur'ân okumakla içindekilere genişler. Melekler o evde hazir bulunur, şeytanlar o evi terk eder. O evde hayir ve bereket çok olur. Ev, içinde Kur'ân okunmamakla içindekilere daralir, melekler o evi terk eder, şeytanlar o evde hazir bulunur ve o evde hayir ve bereket az olur."


Ve bir ses yükseldi veda hutbesinden;

Kadınlar size Allah'ın emanetidir

Muhammed 📿
Please open Telegram to view this post
VIEW IN TELEGRAM
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Hiç şüphesiz Allah, -karşılığında onlara mutlaka cenneti vermek üzere- mü’minlerden, canlarını ve mallarını satın almıştır. Ki onlar Allah yolunda çalışıp-çarpışırlar, (gerektiğinde) öldürürler ve öldürülürler; (bu) Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da O’nun üzerine gerçek olan bir va’addir. Allah’tan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Şu halde (ey mücahit mü’minler) yaptığınız bu alışverişten dolayı sevinip-müjdeleşiniz. İşte ’büyük kurtuluş ve mutluluk’ budur. (Çünkü mücahit mü’minler ebedi cennete erişeceklerdir.)

Tevbe 111
اللّهم صلّ وسلّم على نبينا محمد ﷺ
fitnelerin çoğaldığı, sıkıntıların çoğaldığı, kötülüklerin ve şüphelerin çoğaldığı bir dönemde yaşadığımız için, salihlerle birlikte oturmaktan, Kuran'la yaşamaktan, dini anlamaktan ve sürekli dua etmekten başka kurtuluşa ve sabretmeye yol yoktur.

Allah’tan, onunla karşılaşıncaya kadar bizi hak üzere sabit kılmasını diliyorum


nabaawi
Nâsır Es-Sa'dî dedi ki:

Mutlu bir hayata ulaşmanın en büyük sebebi ve temeli: iman ve salih ameldir.

Zira Allahu Te’âlâ şöyle buyurmaktadır: { Erkek veya kadın, mü’min olarak kim salih amel işlerse biz, kesinlikle ona güzel bir hayat yaşatırız ve böylelerini elbette işlediklerinin en güzeliyle mükâfatlandırırız }.

(Nahl suresi, 97. ayetin meali)

El-Vesêil mufîdeh lil Hayati-s Saîdeh s.13
2025/07/04 21:21:01
Back to Top
HTML Embed Code: